Çürükçül bakteriler, yaradılış gereği farklı bir yapıya sahip olan ve doğanın döngüsünü sağlayan önemli mikroorganizmalardır. Bu bakteriler, organik bileşikleri daha basit bileşiklere ayırarak doğanın dengesini korumaktadır. Dünya üzerindeki bitki ve hayvanlar yaşam döngülerini tamamladıklarında ölürler ve bu ölü dokular çürükçül bakteriler tarafından ayrıştırılır. Ayrıştırma işlemi sırasında bu bakteriler enerji ve besin ihtiyaçlarını karşılarlar. Ayrıştırılan bu organik maddeler zamanla toprağa karışarak, toprağın zenginleşmesini sağlar. Zengin organik bileşikler içeren bu tür topraklara humuslu toprak denir ve bu topraklar yüksek verimlilik gösterir. Biyologlar tarafından yapılan araştırmalar, humuslu toprağın bitki yetiştiriciliğinde önemli bir rol oynadığını kanıtlamıştır.

Yüzyıllardır doğa kendini sürekli yenilemiştir. Aynı tür canlılar asırlardır dünya üzerinde varlıklarını sürdürerek, büyümüş, gelişmiş ve ölmüştür. Bu yaşam döngüsü yüzyıllardır devam etmektedir. Çürükçül bakteriler bu döngüde önemli bir rol oynamaktadır. Eğer canlılar çürükçül bakteriler tarafından küçük bileşiklere ayrılmasa, insanlar, hayvanlar ve bitkiler yeniden büyüyüp gelişemezdi. Bu nedenle, çürükçül bakterilerin doğaya katkısı oldukça büyüktür.

Yapılan araştırmalarda çürükçül bakterilerin birçok türü bulunmaktadır. Bu türlerin her biri, doğada farklı faydalı görevler üstlenmiştir. Bazı çürükçül bakteriler organik bileşikleri parçalamada görev alırken, diğerleri humustaki organik bileşikleri daha küçük parçalara ayırarak bitkilerin alabileceği formlara dönüştürür. Böylece karbon ve azot gibi elementlerin döngüsel devridaimi sağlanmış olur. Çürükçül bakteriler olmasaydı, bütün azot ve karbon atomları hayvan ve bitki hücrelerinde kalır ve yaşamın devamlılığını sağlayacak olan ham madde atmosferde ve yeryüzünde bulunamazdı. Çürükçül bakterilerin yardımıyla çürüme sonunda ortaya çıkan küçük moleküler maddeler genellikle kötü kokuludur. Bu koku, hayvan ve bitki kalıntılarının organik maddelere dönüşmesi sırasında oluşan kokuşma olayından kaynaklanmaktadır. Bunun yanında, bazı bakteri türleri sağlığımız açısından ihtiyaç duyduğumuz besinlerin oluşmasında da rol oynar. Örneğin, sütü yoğurda veya peynire dönüştüren bakteriler de bu gruba dahildir. Bu nedenle, bakteriler yaşamımızın devamını sağlayan en önemli mikroskobik varlıklardır. Bakteri türleri olmasaydı, yaşam durur ve yeryüzündeki canlılık faaliyetleri sona ererdi.

Bilim insanları, insanlığın devamını sağlayan bu yararlı bakteri türlerinin, dünyanın oluşumunda etkili olduğunu sıklıkla dile getirmiştir. Bu nedenle, birçok biyolog ve kimya bilimci çürükçül bakteri türleri üzerine ciddi anlamda araştırmalar yapmıştır. Yapılan bu araştırmaların temel amacı, başka gezegenlerde canlılığı sağlamak amacıyla bilimsel nitelik taşımaktadır. Bir kısım bilim insanı, havanın olmadığı alanlarda yaptığı araştırmalarda, bazı çürükçül bakterilerin azot, oksijen, hidrojen veya besin olmadan yaşamlarını devam ettirdiğini gözlemlemiştir. Böylelikle atmosfer bulunmayan ortamlarda canlılık varlığının devam ettirilebileceği düşüncesi, birçok bilim kurgu ve teori olarak karşımıza çıkmıştır. Bir kısım çürükçül bakteri çalışmaları sayesinde organik maddelerin tekrar tekrar üretilmesi sağlanarak döngüsel bir ürün verimi elde edilmiştir. Uzmanlar, çürükçül bakterilerin yaşam için oldukça önemli olduklarını bilmelerinden dolayı, insanlığın gelişmesi amacıyla birçok araştırmanın hala devam ettiğini belirtmektedirler.